A(v)cıaslında ben o eşikten hiç gitmedim yılkı durdu hep gözlerime sığınan keder ve alnıma yazılan ise başıboş bir maceraydı sufle almadan ve ezberden okudum hayatı buydu gücenik ömrümün viran çağı ’göğüs kafesimde mezar yaptıracağım öldüğünde seni bana gömsünler’ diyebileceğim hiç kimsem yok çünkü bilekleri kesilmiş sevdanın eşiğine oturduğumda yanımda yalnızca mazot kokulu gölgeler ecnebi şarkılar ve başıboş enikler susturulmuş bir nehrin sesini kulaklarıma gömüp bakraç bakraç aşırdım gökyüzünü bilenmiş bıçaklarla karanlığın bağrını deşip sus çığlıklarıyla öldürdüm bir veba’l gibi taşıdığım katil a(v)cıyı içimde filizlenen bulutlarla cüzzamlı sulardan içtim flu masallarımdan geçerken Anka katil köpek balıklarıydı tüm rüya yorumcuları ağzıma aşkı aldığımda Babil kanardım gözlerimi ufka çevirdiğimde saçlarım cayır cayır Kudüs dedim insan kabuk tutmaz bir yaradır insanın sırtında anlamsızlığın dip boylarında kangren ve kan kırmızıysa hala dünya bırakın feleğin ç’arkında un ufak olsun nasılsa hayra çıkmaz bu rüya tutun ve çıkarın içimdeki kuşkuyu ve korkuyu da tamamen sadece umut kalsın kuş tüyü kırk yamalı bohçaya atılan iki sıkı düğüm biri yorgun atların yelelerinden bahar diğeri cehennem boylarında nar-ı har ge(n)çtim ve ç’akıl taşlarından bentler yaptım durmadan yıktım köprülerini devşirme bulutların yağmuru doldurdum göğüs kafesime ve cebimde mavi misketler sarışın bir kadının saçlarında yakamoz ki buydu ömrün anlamı ve anlamsızlığı da ölecek kimse kalmadığında Barış Çiçek |
Gönül sesiniz susmasın.
Beğendim.
Kutlarım...
............................ Saygı ve Selamlar...