Agrin/2Şiirin hikayesini görmek için tıklayın başak kokuyordu bakışların
bu yüzden kavgam toprağa benzer Okan Kilit saçlarından topladığım bahar yorgunu çiçekler ellerimin çeliğinde çürüyordu agrin aklımın kasıklarında yamalı bir düş ağrısıydı eteklerine dökülen arsız sevincim göçebe kuşlar havalanırdı ardımsıra üşürdü parmak uçlarım kangren olan bilincimin isli ağrısı intihar girişimlerine sürüklenirdi suratıma inen ayrılığın lehçesinden bir ağıttı eflatun sancılar saplandı b’ağrıma kefaretine küfür biçilen bir ömür şimdi ahvâlim aklımın lâl soluğu efkârına gam düşürüyor papatyaların gözlerimden harf harf dökülen sen misin Agrin ? dikiş tutmuyor yaralarım dilimin çapraz sorgusunda yenik düştüm sana dile gelmeyen yamalı kırgınlar çarptı yüzüme gecenin safran sarısı dişleri boğazımın dar geçitlerini kesiyor nefes alamıyorum çocukluğu üç kurşuna hibe edilmiş yitik bir alfabe üşüyor solumda bir ninninin ezgisinde hüsrana uğruyor âmâ uykular yere düşüyor içimin nar ı kırmızı şehvetinde yıkanıyor sarı bahar gel arşın endamını maviye boya Agrin sıva göğün bomba seslerini ve iltica et yüreğime eriyen bir mum gibiyim şimdi Ahraz |
tebrikler gönül sesinize.
Sevgilerimle...