Kalem ve Kağıt
Kağıt ve Kalem
Kağıt kaleme seslendi: “Şehrin ıssız koğuşunda gürültülü bir sancı var.” Ah hüzünlü sardunyam! Yine eş’siz düştün toprağa Tohum verecekti yavru ağzın Tomurcuk sardunyam ah! Yine susuz düştün toprağa... Kağıt kalemi yanıtladı: “Şehrin gürültülü sokaklarında Sessiz bir bekleyiş var.” Ah ektiğim mor yıllar! Yine eş’siz düştün yaprağa Takvimin bilmem kaçıncı sayfasında Mor ışıklı yıllarım ah! Yine taçsız düştün yaprağa... Kağıt kaleme, kalem kağıda seslendi: "Ölürken sen tut elimi!..." |