Mütavazi olmalıyız. Çünkü gelip geçiçiyiz ve unutulacağız. Hayat başkalarına muvaffakiyetlerimizi anlatmak için geçirilmeyecek kadar kısadır. -- Carnegie [Paylaş]
E-mail: Şifre: Facebook ile bağlan Üye ol | Şifremi Unuttum
Türkiye Şiir Platformu
ANASAYFA ŞİİRLER Edebiyat Defteri YAZILAR Edebiyat Defteri FORUM Edebiyat Defteri ETKİNLİKLER Edebiyat Defteri NEDİR? Edebiyat Defteri Kitap KİTAP  Edebiyat Defteri Tv TİVİ Edebiyat Defteri Sesli Şiirler MÜZİK Edebiyat Defteri BLOG Edebiyat Defteri Atölyeler ATÖLYE  Edebiyat Defteri BİCÜMLE Edebiyat Defteri ARAMA Edebiyat Defteri İLETİŞİM
Yeni Şiir Ekle Şiirinizi eklemek için tıklayın.
• Anasayfa • Şiirler • Yeni Şiirler Sesli şiirler Sesli Şiirler Resimli şiirler Resimli Şiirler Bugün Eklenenler Bugün Eklenen Şiirler • Etkili yorumlar • Seçki Şiirler • Son Eleştirilen Şiirler • Son Yayınlanan Şiirler • Yazılar • Makaleler • Öyküler • Denemeler • Söyleşiler • Mektuplar • Masallar • Anılar Bugün Eklenen Yazılar Bugün Eklenen Yazılar • Tüm Yazılar • Etkili Yorumlar
• Edebiyat Defteri
• Yazım Türkçeleştirici • Türkçe Sözlük • Site Kuralları
Online Üyeler


İçerideki üyelerimizi görmek için üye olmanız gereklidir.

Üye olmak için tıklayın.

Online Üye:122







Sobe 

Hiçbir yerdeydim sen geldiğinde bana hiçbir yerden. Hani elimi tutmuştun ya, hani kaçırmıştın beni kendimden. Hani sen vardın bir de seni takip eden peşinden. Hani kaçmıştık her şeyimizden.
Evlerimizin ışıklarının loş hüznünden açıp kapılarımızı yürüdük, bakir bahçelerin bizi bekleyen alacakaranlığında sobelemek için birbirimizi. Yürüdük gizli bahçemize, öpmek için masum bir yalanı "sobe" diyen dudaklarımızla... Üstlerimizde kirli elbiseler, yorgun ayakkabılar ayaklarımızda, bacaklarımızda diken yırtıkları, dudaklarımızda sobeyle kilitlediğimiz yürek sesi, başkalarını almadık oyunumuza, bir biz bildik bahçemizi, bir de bahçemiz bizi.
Birbirimizi sobeleyerek yaşadık bu saklambaç oyununda. Hep saklandık, sonra hep yakalandık birbirimize. "Sobe" dedik yalnız duvarlarımıza elimizi vurarak "gördüm seni" birlikte oynadığımız kaçışlarda. "Bir, iki, üç" diye sayarken peş peşe zamanı, kolumuz alnımızda gözlerimiz kapalı, yalnız duvarlarımıza dayadık başımızı, düşündük hep "nerede şimdi".
Nerede olsan da fark etmezdi ki, aynı oyunun içinde sobeleyecektim seni, belki de benden önce sen beni...
Ben hep sana yakalanmak istedim, seni sobelemek, seni düşünmek. Gözlerimi kapatıp zamanı sayarken...
Çünkü bu oyun en güzel seninle oynanırdı. Çünkü bu oyunda oynamak istediğin bendim...
Şimdi düşünüyorum da ne bekliyorduk ki hayattan da sobelerimi çaldın dudaklarımdan.
Işığından ayrılan sessiz gölgem seni çağırdığında ardımdan, yalnız duvarlarıma değil sana yaslanmak istiyordu alnım. O an var ya, tutsaydın gölgemin karanlığından, sobelerim sobelerinde kalırdım...
Ne bekliyorduk ki hayattan.



Bu Hikayeleri Okudunuz mu?


Yaşlı Kadın ve Meşe Ağacı
Yalancı Aynalar
Vazgeçilmezim
Vietnam Gazisi
Uçan Balon




Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.
Kapat Çerez Politikamız